Ne cezaevi anılarını anlatan bir kitap yazdı, ne program program gezip aşk acılarını izleyiciyle paylaştı. Aslında Deniz Seki’nin yaşadığı son olayların perde arkasını merak edenler bence “Sözyaşlarım” albümünü dinlemeli, her şey satır aralarında gizli!
Güzel ve başarılı bir kadın. Gün geliyor aynı kadın kendini geri çekiyor, kayboluyor. Neden?
- Birincisi; bazen kaybolmak iyi oluyor. Ama kaybolmak derken; kendinde daha derine inmek, keşfetmek adına kaybolmaktan söz ediyorum. Bazen de küskünlükler oluyor, öyle kayboluyorsun. Hayatın sana sunduğu sürprizlerle birlikte, sanatçı ruhumdan kaynaklanan çok inişli çıkışlı biri olduğum için, bir de çok derin yaşadığım için hayatı, o kaybolmalar bazen kendimi bulmama yardım ediyor. Yeni bir heyecanla yeniden dinleyiciyle buluşmak, hayata dört elle sarılmama sebep oluyor. Böylece kendime balans ayarı yapıyorum!
Yaşadıklarınızdan sonra bir kitap yazmanızı, program yapmanızı, acılarınızı paraya çevirmenizi bekleyenler oldu. Ama yapmadınız...
- Yapmadım. Çok teşekkür ederim böyle algıladığın için. Sadece albümümle ilgilendim. Bu şarkılar benim hayatımın çok özel köşesinin şarkıları. Çok sıkıntılar çektim. Ama dinleyicilerim beni mükafatlandırdı. Çok iyi gidiyor her şey.
Seviyor muymuş insanlar sizi?
- Çok seviliyormuşum. Bu bana 30-40 yıl daha şarkı yazdırır.
BU ÜLKEDE KADIN OLMAK ZOR ŞEY
Yaşadıklarınızdan sonra şunu sormak istiyorum; şöhret çok zor bir şey miymiş?
- Çok zor. şöhret aslında ömrü çok kısa bir şey. Bir yerde egonu tatmin ederken, diğer taraftan çok fazla hırpalıyor. Belki ömrü kısa olduğu için şöhret kendi içinde çok da bencil bir olgu. Ama ne olursa olsun sevilmek güzel... şarkıların şöhreti benim şöhret olmamdan çok daha kıymetli. Çünkü ben müzikle yaşayan bir insanım. Beni ayakta tutan şey müzik... O yüzden müziğimin kulaktan kulağa yayılması, dinlenmesi, hep bir ağızdan söylenmesi o şöhretin getirdiği her şeyi unutturuyor, tek kalemde sildiriyor. Özellikle bizim ülkemizde kadın olup ayaklarının üzerinde durabilmek çok zor. Sende defo arıyor insanlar. Hepimiz insanız, hepimizin hataları var. Ama ciddi anlamda seni yoracak, hırpalayacak şeyler arıyorlar.
“Bitti” şarkınızda gönlünüze hitap etmişsiniz, kendinizi ona borçlu hissediyorsunuz. Ama tüm o aşklarda sizi kandıran gönlünüz değil mi aslında?
- Ben de ister istemez onu üzüyorum, yoruyorum. O da aynı şekilde beni kandırıyor. Ama ne olursa olsun kalbim o şarkıyı hak etti!
“Aşk Müzikali” de bana şunu düşündürdü; insan aşk müzikalini yaşarken alkış alması şart mıdır, sadece kendine oynayamaz mı?
- Göz önünde yaşıyorsan eğer, yapacak hiçbir şey kalmıyor. Bir şekilde alkışlanıyorsun, ya da... Ne kadar kapalı kapılar ardında yaşamaya çalışsan da rahat bırakmıyorlar seni.
AŞK DENEN ŞEYİN MATEMATİĞİ OLMAZ
Siz her şeyi çok mu kafaya takıyorsunuz?
- Bu benim yapım. Aynı zamanda Yengeç burcuyum. Yükselenim, sağım, solum her taraf Yengeç’miş. Astroloğum söyledi. O yüzden kırılgan ve çok hassasım. Karşımdakini kırmamak için cümlelerimi dikkatle seçerim. ınsanız ve insan olmak çok değerli bir şey. Kimsenin kimseyi üzmeye hakkı yok. Kelimelerin de dili çok kuvvetli. O yüzden dikkatli konuşmak lazım. ınce olmak gerekiyor. Aşk da incelik istiyor.
Önceki albümde yer alan “Aptal” şarkınızın sözlerinde “Anlayamadın sen, dayanamadım ben” dediniz. Bu albümdeki “Suya Hapsettim”de “Ezberledim ben okuya okuya, bir türlü sana öğretemedim” diyorsunuz. Bu adamlar neden bir türlü anlamıyor, öğrenemiyor?
- Bilmiyorum ki onu erkeklere sormak lazım. Aslında orada bir laf daha var, onu çok seviyorum: “Geceler boyu dizlerinin dibinde uykum kaçsa bile uyanamadım.” Talihsizliğin içinde olduğunu biliyorsun ama uykun kaçsa bile uyanamıyorsun bazen. Ama olsun “Uyan” diye bir şarkım da var. şarkılar matruşka gibi!
Aşkı biraz fazla mı taç ediyorsunuz başınıza acaba? Aşkta stratejik kadınlar da görüyoruz çünkü!
- Yok ben onlardan değilim. Hayat planlamadığın kadarıdır aslında. Aşk asla strateji içermez. Aşkın matematiği olmaz. Bir şekilde onu aşk zannedenler yanılıyorlar. Çünkü aşk matematiği sevmez. Aşk başımın tacı ama artık sevgi ve saygı daha da yüksekte.
SİYAH GÜL MUTLULUK DEMEK
Yeni albüm fotoğraflarınızda neden siyah güller var?
- Çok yakıştı bu konsepte. Çünkü siyah gül aslında çok dik, mağrur, gizemli, güçlü, zor bulunan bir çiçek. Ayrıca bir araştırma yaptık; siyah gül Japonya’da mutluluk demekmiş.
O zaman bu, gelecek güzel günlerin habercisi olsun...
- Aynen öyle. Ve siyah, içinde birçok renk gizliyor. Çok da asil.
Hiç göğüs dekoltesi olmayan albüm fotoğrafları çekilmiş bu arada...
- Evet çok asil oldu fotoğraflar. Çok yalın ama çok derin şeyler anlatan bir albüm olduğu için fotoğraflar da bunu çok güzel tamamladı.
BU HAYATTA KİMSEYE KAZIK ATMADIM
Belki çok amiyane bir tabir olacak ama sormak istediğimi en iyi böyle ifade edebilirim. Hayatınızda hiç bir erkeğe hiç kazık attınız mı?
- Atmadım. Kimseye kazık atmam. O laf bile beni rahatsız ediyor. Ne olursa olsun, üzülmüş de olsam, yıpranmış da olsam, gerçekten değerini bulamayan bir şeyler yaşamış da olsam kimseye kızgınlığım ve kırgınlığım yok. Çünkü onlar benim hayat hikayem. Önce kendimi, sonra hayatımdaki her şeyi affettim.
AFERİN SANA DENİZ YOLUN AÇIK OLSUN
İlk klibinizde salıncakta sallanan sevimli ve utangaç bir kızdınız. Haydi şu an o kıza bir şeyler söyleyin...
- Aferin sana Deniz! Ayaklarının üzerinde şarkılarınla yine dimdik duruyorsun. Aferin sana, yolun açık olsun. Daha şarkılar yaz. Artık güzel yaşa, çok mutlu ol inşallah. (Gözleri doluyor.)